Her işletme, rekabette öne çıkmak için çaba harcıyor. Yani işletmeler, pazardaki konumlarını güçlendirmeye çalışıyor. Günümüzde hemen hemen her sektörde şiddetli bir rekabet var. Bu sebeple işletmenizi büyütmek ve rekabette öne çıkmak için stratejik ilerlemeniz gerekiyor.

Doğrudan rakiplerin ötesinde hangi güçlerin sektörünüzü şekillendirdiğini bilmelisiniz. Öte yandan, rakipleriniz arasında güçlü ve kârlı bir konumu nerede bulabileceğinizi incelemelisiniz.

Porter’ın 5 Güç Modeli ile rekabet analizi yapma ve sektörünüzdeki konumunuzu anlama şansı elde ediyorsunuz. Bunun yanında Porter’ın 5 Güç Modeli rakiplerinize sızan kâr payını azaltmanızı sağlıyor.

Biz bu makalede Porter’ın 5 Güç Modeli hakkında bilgi verdik. Ayrıca Porter’ın 5 Güç Modeli nasıl kullanabilir sorusunun yanıtını açıkladık. O halde başlayalım!

Porter’ın 5 Güç Modeli Nedir?

Porter’ın Beş Güç Analizi (Porter’s 5 Forces Analysis), bir sektörün rekabetçi yapısını analiz etmek için yaygın olarak kullanılıyor. Yani Porter 5 Güç Modeli nedir diyorsanız, belirli bir pazarın rekabet gücünü değerlendirmenizi sağlıyor.

Bu kavram, herhangi bir zamanda ürününüzün nerede durduğunu anlamanıza yardımcı oluyor. Ayrıca stratejik yönetimde Porter’ın 5 Güç Analizi ile ilerlendiğinde işletmeniz kâr elde edebiliyor.

Porter 5 Güç Modeli ilk olarak 1979’da Harvard Business School profesörü Michael E. Porter tarafından tanıtıldı. Bu beş güç modeli, bir işletmenin sektördeki diğer işletmelerle ilişkili olarak kârlı olup olmayacağını belirliyor.

Ayrıca Porter’ın 5 Güç Modeli, SWOT analizi ile birlikte kullanıldığında faydalı oluyor. Çünkü belirli bir pazarın çekiciliğini analiz etme şansı elde ediyorsunuz. Aynı zamanda şirketinizin pazardaki konumunu değerlendirme imkânı sunuyor.

Yeni ürünlerin veya hizmetlerin potansiyel olarak kârlılığını belirlemek için Porter’ın 5 Güç Modeli kullanılıyor. Teori, gücün nerede yattığını anlamanıza yardımcı oluyor. Ek olarak güçlü alanları belirlemek, zayıflıkları iyileştirmek ve hataları azaltmak için de kullanılabiliyor.

Porter'ın 5 Güç Modeli Nedir?

Porter’ın 5 Güç Modeli Avantajları Nelerdir?

Rekabetin yoğun olduğu iş dünyasında, stratejik yönetim araçları işletmelerin başarısını şekillendirmede kritik bir rol oynuyor. İşte bu bağlamda Porter’ın 5 Güç Modeli öne çıkıyor. O halde Porter’ın 5 Güç Modeli avantajlarına yakından bakalım.

  • Kârın Porter’ın 5 Gücü arasında nasıl bölündüğünü anlayabiliyorsunuz.
  • Pazarınızda başarıyı yakalamak için stratejiler geliştirmenizi sağlıyor.
  • Şirketinizin stratejistleri, işletmenizin güçlü ve zayıf yönlerini değerlendirebiliyor.
  • Herhangi bir sektör hakkında bilgi edinme şansınız oluyor.
  • Sektördeki konumlarınızı etkileyebilecek en önemli faktörleri belirleyebiliyorsunuz.
  • Sektörünüz hakkında daha kapsamlı düşünmenize olanak tanıyor.
  • Yüksek yatırımları çekmenizi sağlıyor.
  • Şirketinizin gelecekteki büyümesini etkileyecek açık olmayan fırsatları keşfetmenize yardımcı oluyor.

Porter’ın 5 Güç Modeli Dezavantajları Nelerdir?

Stratejik yönetim, işletmelerin başarısını şekillendiriyor. Ancak her modelin kendi sınırlamaları ve kısıtlamaları var. Şimdi gelin, Porter’ın 5 Güç Modeli dezavantajlarını yakından inceleyelim.

  • Porter’ın 5 Güç Modeli rekabeti sadece beş ana faktör üzerinden değerlendirir. Diğer önemli faktörleri göz ardı edebiliyor.
  • Model rekabeti anlık bir görüntü olarak ele alıyor. Piyasalar zaman içerisinde değişebiliyor. Model bunu yakalayamayabiliyor.
  • Modelin kullanılması için tüm verilere sahip olmak zor. Bu da modelin etkin kullanımını kısıtlayabiliyor.
  • Gelişmekte ve yenilikçi sektörlerde yetersiz kalabiliyor. Çünkü bu tür pazarlarda farklı dinamikler devreye girebiliyor.
  • Tüketici tercihleri ve teknolojik gelişmeler göz ardı edilebiliyor. Çünkü sadece rekabeti ele alıyor.
  • Bazı pazarlarda rekabet çok daha karmaşık. Porter’ın 5 Güç Modeli ile açıklanamayabiliyor.
Porter'ın 5 Güç Modeli Dezavantajları Nelerdir?

Michael Porter’ın Modelindeki 5 Güç Nedir?

Porter’ın 5 Güç Modeli, bir şirketin endüstri yapısını ve kurumsal stratejisini analiz etmek için kullanılır. Yani Porter, bazı uyarılarla birlikte dünyadaki her pazarın ve endüstrinin şekillenmesinde rol oynayan beş güç belirledi. İşte, Porter’ın modelindeki 5 güç.

1. Rekabetçi rekabet (competitive rivalry)

İşletme sahibi olarak Porter’ın rekabet analizi hakkında bilgi sahibi olmanız gerekiyor. Michael Porter Beş Güç Modeli ile rekabet baskısının temel kaynaklarını belirleme şansı elde edersiniz. Yani Porter’ın rekabet stratejileri ile mevcut rakiplerin sayısını öğrenirsiniz. Böylece rekabetin yoğunluğunu incelersiniz.

Rakipler pazardan paylarını almak için kalite, fiyat, hizmet ve pazarlama gibi konularda yarışıyor. Tüketicilerin çok fazla alternatifi varsa, ürün farklılaşması yoksa ve endüstri büyümesi yavaşsa rekabet yoğunluğu en yüksek seviyede oluyor.

Dolayısıyla rakipleriniz arasında çok az farklılaşma olduğunda ürününüz veya hizmetiniz kâr getirmeyebiliyor. Tüketici fiyatın düşük olduğu işletmelere yöneliyor. Bu da işletmelerin kârını düşürüyor.

Rekabetçi rekabet, çok sayıda rakip olduğunda yüksek oluyor. Porter 5 Güç Analizi örnekleri incelediğinizde bu kavramı daha net anlama şansınız var. Yani Porter 5 Güç Analizi örneği verecek olursak Starbucks markasını ele alabiliriz.

Starbucks ile rekabet eden birçok şirket var. Yiyecek ve içecek sunan marka, yemek servisi ve kahvehane endüstrilerinden gelen rekabetçiler ile karşı karşıya. Firmanın rakipleri arasında Nescafe var.

Ayrıca McDonald’s Cafe ve yerel küçük işletmeler rakipleri arasında yer alıyor. Bu çok sayıdaki rakip, rekabetçi rekabeti yüksek bir güç haline getiriyor. Fast food endüstrisinde de birçok işletme, pazar payı için rekabet etmesi gerekiyor.

Dolayısıyla McDonald’s ve Burger King gibi markalar, müşteri çekmek ve pazar payı elde etmek için yoğun reklam kampanyaları yürütüyor. Böyle bir endüstrideyseniz rekabet avantajı elde etmek için şu sorularla ilerlemeniz yararlı olabiliyor:

  • Sektörünüzdeki rakiplerin sayısı nedir?
  • En büyük ve güçlü rakibiniz kim?
  • Ürününüzü veya hizmetlerinizi rakiplerinizden farklı kılan ne?
  • Sektörünüz küçülüyor mu büyüyor mu?
  • Rakiplerinizden fazla reklam yapıyor musunuz?
  • Müşterileriniz ne kadar sadık?
  • Fiyatlandırma politikanız piyasadaki farkınızı ortaya koyuyor mu?
Rekabetçi rekabet

2. Tedarikçilerin pazarlık gücü (The bargaining power of suppliers)

Porter’ın 5 Güç Modeli arasında tedarikçinin pazarlık gücü de yer alır. Yani Porter’ın Beş Güç Analizi ile ilerlerken tedarikçilerin işiniz üzerindeki kontrolü de ele alınmalı.

Bu kavram, işletmenizin tedarikçisinin ne kadar güce sahip olduğunu ve fiyatları yükseltme potansiyelini analiz ediyor. Tedarikçiler, ürünlerin maliyetini yükseltip kalitesini düşürebiliyor.

Ayrıca tedarikçiler sayıları az olduğunda güç sahibi oluyor. Birden fazla tedarikçi olduğunda işletmeler fayda sağlıyor. Çünkü gerektiği yerde tedarikçi değiştirme şansı elde ediyorlar.

Tedarikçi sayısı çok olursa veya rakip tedarikçiler arasında geçiş maliyeti yüksek olmazsa kâr elde edersiniz. Yine Porter Analizi örneği için bu sefer otomotiv sektörünü inceleyelim. Volkswagen Group tedarikçileri sınırlı pazarlık gücüne sahip.

Çünkü dünyanın dört bir yanına dağılmış tedarikçileri mevcut. Üstelik bu marka, her bir parça için en az 2 yedek tedarikçiye sahip. Bu sebeple talebi tedarikçiler arasında değiştirebiliyor. Dolayısıyla tedarikçilerinizin pazarlık gücünü analiz etmek için şu sorulara yanıt aramalısınız:

  • Anahtar tedarikçileriniz kimler?
  • Şirketiniz kaç yetkili tedarikçi arasından seçim yapmalı?
  • Kaç alternatif tedarikçi bulabilirsiniz?
  • Tedarikçilerinizi değiştirmek zor veya maliyetli mi?

3. Müşterilerin pazarlık gücü (The bargaining power of customers)

Porter’ın 5 Güç Modeli, müşterilerin pazarlık gücüne de önem veriyor. Müşteriler fiyatları veya pazardaki güç seviyelerini düşürebiliyor. Tüketiciler sayıca az olduğunda bir güce sahip oluyor. Bu durumda tüketiciler, kolayca başka markalara geçiş yapıyor.

Dolayısıyla alıcılar sayıları az ve seçim yapabilecekleri satıcı çok olduğunda güçlü oluyor. Gıda perakendeciliğinde alıcının gücü önemli bir faktör olarak karşımıza çıkıyor.

Örneğin, kalabalık bir pazarda faaliyet gösteren Migros ve CarrefourSA şirketlerini düşünelim. Alışveriş yapanların gıda sektöründe güçlü bir alıcı gücü var. Bu tür şirketler, en büyük alıcı payını elde etmek için sadakat kartlarına ve agresif pazarlama yöntemlerine ihtiyaç duyuyor.

Öte yandan, fast food müşterileri yiyeceklerin fiyatından ve kalitesinden memnun değilse bir rakip firmaya kolayca geçebiliyor. Bu sebeple fast food müşterileri yüksek derecede pazarlık gücüne sahip.

Aynı zamanda müşteriler daha sağlıklı ve sürdürülebilir yiyecek seçenekleri talep ediyor. Bu, fast food şirketlerine menüleri değiştirmesi için baskı yaratıyor. Alıcıların pazarlık gücü analizinde şu sorulara cevap arayabilirsiniz:

  • Sektörünüzdeki satıcıların ve alıcıların sayısı ne kadar?
  • Potansiyel müşteriler için fiyat ne kadar önem arz ediyor?
  • Aldığınız siparişlerin boyutu nedir?
  • Potansiyel müşterilerinizin bir satıcıdan diğerine geçmesi ne kadar kolay?
  • Müşterilerinizi tanıyor musunuz?
Müşterilerin pazarlık gücü

4. Yeni girişimcilerin tehdidi (The threat of new entrants)

Bir endüstri kârlı olmaya başlarsa yeni girişimcileri cezbediyor. Böylece potansiyel rakipleriniz pazarınıza girebiliyor. Yani pazarınıza girmenin maliyeti azsa rakipleriniz hızla pazarınıza yöneliyor.

Bu da pazardaki konumunuzun zayıflamasına neden oluyor. Pazarınıza yeni giren girişimciler, fiyatları düşürüyor ve sektörünüzdeki ürünlere değerli alternatifler sunuyor.

Güçlü ve dayanıklı giriş engelleriniz varsa o zaman avantajlı bir konum elde ediyorsunuz. Ayrıca bundan adil bir şekilde yararlanma şansınız oluyor. Dolayısıyla yeni bir rakibin pazarınıza girmesi kolaysa pazar payınızın tükenme riski artıyor.

Giriş engelleri arasında karmaşık dağıtım ağları, yüksek başlangıç sermayesi maliyetleri ve tedarikçi bulma zorluğu olabiliyor.

Ayrıca bazen yeni girişimcilerin tehdidine karşı korunuyormuş gibi görünen endüstriler bile savunmasız kalabiliyor. Örneğin, Apple markası iPod ile müzik dağıtım endüstrisine girdi. Böylece mevcut işletmelerin pazar payını azalttı.

Bugün Apple, tüketicilerin ses ve müzik içeriğini kullanma şekline yeni bir soluk getirmeyi başardı. Yeni girişimcilerin tehdidini analiz ederken şu soruların yanıtlarını araştırabilirsiniz:

  • Birinin pazarınıza girmesi ne kadar sürer?
  • Sektörünüz güçlü müşteri sadakatine sahip mi?
  • Sektörünüze yeni giren girişimciler, müşterilerinizi ürünlerinizden veya hizmetlerinizden uzaklaştırır mı?
  • Sektörünüzde yeni girişimcilerin karşılaşabileceği zorluklar nelerdir?
  • Sektörünüz sıkı bir şekilde denetleniyor mu?

5. İkame ürün veya hizmet tehdidi (The threat of substitute products or services)

Bir sektördeki tüm firmalar, ikame ürün veya hizmet üretenlerle rekabet ediyor. Tüketiciler bir işletmenin ürününden rakiplerin ürününe kolayca geçebiliyor. Yani yeni ve arzu edilen ürünler veya hizmetler beklenmedik bir şekilde pazara girebiliyor.

Bu ikame ürün veya hizmet tehdidini arttırıyor. Alıcılar ihtiyaçlarını alternatif bir sektörden farklı ürün veya hizmetle karşılayabiliyor. Yani ürününüz veya hizmetiniz ile aynı işlevi gören ikame varsa tehdit yüksek oluyor.

Spor ayakkabılarına ve aksesuarlarına olan talebin artmaya devam edeceği düşünülüyor. Bu durumda Under Armour markası ikame ürün veya hizmet tehdidi ile öngörülebilir gelecekte karşı karşıya kalmaz.

Çünkü şirket, farkını ortaya koyarak ikame ürün tehdidini bertaraf etmeyi başardı. Ayrıca e-postanın yerine mesajlaşma uygulamalarının geçmesi, ikame ürün veya hizmet tehdidi ile karşı karşıya kalındığını gösteriyor.

İkame ürün veya hizmet tehdidinizin olup olmadığını anlamak için su soruların yanıtlarını inceleyebilirsiniz:

  • Sektörünüzde kaç adet ikame hizmet veya ürün var?
  • Ürünlerinizin veya hizmetlerinizin ikame ürünlerden farkı ne?
  • İşlevsel açıdan ürünleriniz veya hizmetleriniz, ikame ürünler ile ne kadar benziyor?
  • Tüketicinin ikame ürüne geçme maliyeti ne? Düşük mü yüksek mi?
  • Pazar liderlerinin yerini alabilecek yeni ürün veya hizmet sunma şansınız var mı?

Porter’ın 5 Güç Modeli ile SWOT Analizi Arasındaki Farklar

SWOT analizi ve Porter’ın Beş Güç Modeli, stratejik planlamada faydalı ipuçları sunuyor. Yani her ikisi de şirketinizin endüstri fırsatlarına ve zorluklarına göre güçlü ve zayıf yönlerini değerlendirmenize olanak tanıyor. İkisi arasındaki temel fark, SWOT analizi şirkete özgü unsurlara daha fazla odaklanıyor.

Porter’ın Beş Gücü ise stratejik bir karar verirken beş önemli rekabet faktörüne bakmayı içeriyor. Şirketler, analistler ve yatırımcılar herhangi bir sektördeki rekabet ortamını analiz etmek için Porter’ın 5 Güç Modeli ile ilerliyor. Bir organizasyonun dahili potansiyelini analiz etmek ve daha derinlemesine bakmak için SWOT analizi kullanılıyor.

Porter'ın 5 Güç Modeli ile SWOT Analizi Arasındaki Farklar

Porter’ın 5 Güç Modeli Ne İçin Kullanılır?

Porter’ın Beş Güç Modeli, yöneticilerin ve analistlerin karşı karşıya olduğu rekabet ortamını anlamalarına olanak tanıyor. Yani bir şirketin içerisinde nasıl konumlandığına bakıyorlar. Kuruluşlar böylece daha bilinçli kararlar alabiliyorlar.

Aynı zamanda iyileştirme alanlarına belirleyen şirketler, kârlarının yanı sıra pazardaki rekabetçi konumlarını geliştirmek için stratejilerine odaklanabiliyorlar.

Porter’ın 5 Güç Modeli Nasıl Kullanılır?

Güvenilir bir analiz yapmak istiyorsanız stratejik planlamanızda çok sayıda paydaş ile ilerlemeniz gerekiyor. Çünkü değerlendirmeleri doğru yapmak için çeşitli uzmanlıklardan yararlanmalısınız. Ayrıca Porter’ın Beş Gücü sektördeki nihai kâr potansiyelini belirlemenize yardımcı olur.

Porter’ın Beş Güç Analizi ile ilerleyerek sektörünüzü şekillendiren güçleri anlamaya başlamalısınız. Peki, Porter’ın 5 Güç Modeli nasıl kullanılır? İşte, bu sorunun yanıtı ve diğer detaylar.

1. Sektördeki rakiplerinizi değerlendirin

İlk başta, mevcut rekabetinizin durumunu değerlendirmelisiniz. Aktif bir araştırma ekibiniz yoksa sektör raporlarına yatırım yapmalısınız. Elbette rapor için bütçeniz olmayabiliyor. Yani bütçeniz yoksa üç aylık verilerin raporlarını bir araya getirmelisiniz.

En iyi rakiplerinizin pazar paylarına bakmalısınız. Elbette rakiplerinizin toplam sayılarını da bilmelisiniz. Sahip olduğunuz herhangi bir rekabet avantajı ile ilerlemelisiniz.

2. Tedarikçilerinizin pazarlık gücünü hesaplayın

Tedarikçileriniz olmadan satış yapmanız oldukça zor. Bu nedenle tedarikçilerinizin pazarlık gücünü hesaplamalısınız. Dijital bir şirket yönetiyorsanız yaratıcı olmanız gerekiyor.

3. Müşterinizin pazarlık gücüne bakın

Müşterilerinizle olan ilişkilerinizi etraflıca analiz etmelisiniz. Bunun yanında müşteri hacminize bakmalısınız. Gelirinizin yüzde kaçının büyük hacimli müşterilerden geldiğine odaklanmalısınız.

4. Potansiyel yeni girenlerin tehdidini belirleyin

Sektörünüze bir bütün olarak yeniden bakmalısınız. Giriş engellerini değerlendirmelisiniz. Başlamak için ne kadar sermayeye ihtiyaç olduğunu bulmalısınız. Araştırma ve geliştirme maliyetlerini incelemelisiniz.

5. İkame tehdidini enine boyuna inceleyin

Müşterinizin marka değiştirme olasılığını değerlendirmelisiniz. Şirketinizle benzer bir ürünü hangi fiyatla piyasaya sunduklarını araştırmalısınız. İşinizi aksatacak rakiplerin olup olmadığını incelemelisiniz. Anlamlı ürün farklılaştırması yapmalısınız.

6. Bir sonuç çıkarın ve stratejinizi formüle edin

Oyundaki farklı güçleri ekibinizle tartışmalısınız. Uyumlu ve tutarlı bir sonuca varmalısınız. İş modelinizin sürdürülebilir olup olmadığını değerlendirmelisiniz. İleriye dönük stratejilerinizi formüle etmelisiniz.

Beş Güç Analizine Göre Cazip Olan Sektörler

Porter’ın 5 Güç Modeli, bir endüstri veya sektörün çekiciliğini değerlendirmek için kullanılır. Yani bir sektörün ne kadar cazip olduğunu anlamaya yardımcı olur. İşte, Porter’ın modeline göre cazip olan endüstrilere dair bazı anahtar ifadeler.

  • Çekici bir sektör, yeni girişimcilerin kolayca pazarda yer edinmesini zorlaştırır.
  • Az sayıda güçlü rekabetçi oyuncuya sahipse ve rekabet düşükse kârlı olabilir.
  • Tedarikçi ve alıcı gücü dengesi vardır.
  • Müşteriler için farklılaştırılmış ürün veya hizmet sunması sektörün çekiciliğini arttırır.
  • Yeri doldurulamayan ürün ve hizmetlere sahip olmak önemlidir.
  • Büyüme potansiyeline sahipse yeni müşteriler elde edilir.
Beş Güç Analizine Göre Cazip Olan Sektörler

Beş Güç Analizine Göre Cazip Olmayan Sektörler

Porter’ın 5 Güç Modeli, bir sektörün ne kadar az çekici olduğunu da belirlemenizi sağlar. İşte, beş güç modeline göre cazip olmayan sektörlere dair bazı önemli detaylar.

  • Pazarda birçok oyunca varsa ve yüksek rekabete sahipse bu sektör kârlı değildir.
  • Yeni girişimciler pazara kolayca girebilir.
  • Tedarikçilerin ve alıcıların gücü işletmelerin aleyhinedir.
  • Müşterilere benzersiz ürün veya hizmet sunulamaz.
  • Sınırlı büyüme potansiyeline sahiptir.
  • Düşük kâr marjına sahip bir sektördür. Fiyat baskısı yüksektir.

Sıkça Sorulan Sorular

Porter’ın Jenerik Stratejileri Nelerdir?

Porter işletmelerin rekabet avantajı sağlaması için üç jenerik rekabet stratejisi tanımlamıştır. Bunlar; Toplam maliyet liderliği, Farklılaştırma ve Odaklanma.

Porter’ın 5 Güç Modeli Hâlâ Geçerli mi?

Evet, Porter’ın Beş Güç Modeli hâlâ geçerlidir. Sektörlerin çekiciliğini ve rekabet düzeyini değerlendirmek amacıyla yaygın olarak kullanılır.

Umarız Porter’ın 5 Güç Modeli ile ilgili bu yazımız, işletmenizin ana rekabet kaynaklarını belirlemesine yardımcı olur. Bol Şanslar Dileriz!

Yorum Yaz